Her kuşağın farklı istekleri ve buna bağlı karakter özellikleri vardır.
Doğum yılları sebebiyle kendini bulma sancısının ilk evresinde olan z kuşağıdır. Yalnız aklınızda olsun çoğu eleştiriler z kuşağının hiç birşey bilmiyor olduğu yönünde ama çok iyi bildikleri şey her şeye karşı, karşı konulamaz umursamaz ve ben merkezli ideolojileri ile asla yenilmez ve asla yenilenemezler, hep öyle dimdikler. O yüzden z kuşağına yetemezsiniz.
Y kuşağı mı? Asla! Çünkü onlar bu dünyaya, z kuşağını eğitmek için yada bir kenarda durup eleştirmek için var olan, orta yaş sendromuna girmediği halde z kuşağının tanımlanamaz özgüvenleri karşısın da kendini sendromlu gibi hisseden ego savaşçıları. Onları asla şaşırtamazsın çünkü onlar herşeyi gördü. Z kuşağını anlamaya çalışırken , kendi kuşaklarına dahil olma mücadesi verdi, tüm bunlar yetmezmiş gibi üst kuşaklar tarafından takdir edilme muhtaçlığı ile savaşatı.
Ve gelelim orta yaşın üstüne. İmkansız, çünkü sen ne yaşarsan yaşa, ne anlatmak istersen anlat, yaşayacağın daha çok şey var ve anlattıkların da hep bir eksik hep bir tecrübe yoksunluğu var. Bakış açın bir evin pencerenden sokağı izlemek gibi dar. Çünkü onlar sokağı izlemezdi, sokakla birlikte yaşarlardı.
Fakat şöyle bir gerçek de var ki, kitlelere hitap etmek ticarette var. Ticaretle, okur yazar arasında ki tek ortak nokta arz talep arzusunu gidermek.
Yazar kendi için yazar, okur da okuyunca benim gibi düşünen var der, kendinini dipsiz, karanlık, gaybana dünyada yalnız hissetmemeye başlar, o kadar. X, y, z den tutun insanlık tarihinin başına kadar herkesi anlayan bir yazar, bir düşünür muhakkak vardır.
Kendi yazarınızı bulun, kendi şairinizi, kendi ritminizi, kendi şarkınızı bulun ve hayata o notada tutunun. Size ait birşeyleriniz olsun, sizden sizin gibi. Arada gezersiniz başka paragraflarda, farklı şairlerin dörtlüklerin de yada raks edersiniz belki başka notalar da ama o zaman kendinizi hissetmeye başlarsınız arafta. İşte kendinizi arafta hissetmeye başladığınız anlarda, anlayın ki kendi notanızda değilsiniz. Ritminizi yakalayın, şairinizle duygu yoğunluğunuzu yaşayın, kitabınızı okuyun. Başkalarının köşesinden kendinize değil, kendi köşenizden başkalarına bakın.
Kendiniz olun.
Gezmek güzeldir ama...
Evinizi bulun!
Comments